31 Ekim 2012 Çarşamba

GÖĞE BAKMA DURAĞI...

GÖĞE BAKMA DURAĞI


 
İkimiz birden sevinebiliriz göğe bakalım
Şu kaçamak ışıklardan şu şeker kamışlarından
Bebe dişlerinden güneşlerden yaban otlarından
Durmadan harcadığım şu gözlerimi al kurtar
Şu aranıp duran korkak ellerimi tut
Bu evleri atla bu evleri de bunları da
Göğe bakalım

20 Ekim 2012 Cumartesi

Gündüz Düşleri



Futbolculuğu bir başkadır, antrenörlüğü daha bir başka. Yazarlıkta ustadır. Gerçek bir beyefendi, bir büyük başöğretmen, saygın bir futbol adamıdır. Geçmişten günümüze esintiler yansıtan bir efsane kahramandır. Ölçülü, bilgili, engin kültürlü ve görgülüdür. Döneme imza atanların başında o gelir. Çünkü o, her yönüyle Türk futbolunun temel taşı sayılabilecek bir değerdir.

Fotoğraftan karakter tahmini yapmak mümkün müdür?  Bilimsel olarak olmasa bile, insanların bazı fotoğraflarının, bize gerçekten de o şahsın kişiliğiyle ilgili çok önemli ipuçları sunduğu oluyor Hemen örnek vermek gerekirse; Metin Oktay’ın seyircinin tezahüratına karşılılık mahcup bir ifadeyle yere bakarak sağ eli ile kalbini tutup, kendince seyircilerine teşekkür bildiren fotoğrafı... Yusuf Tunaoğlu’nun her daim objektife baksa bile uzaklara dalıp giden gözleri... Basri Dirimlili’nin maç bitiminde, yorgun ama mağrur, forması ter, kan ve çamur karışımıyla lekelenmiş halde, alnındaki bandajla bir fotoğraf karesine sığan hikayesi... Baba Hakkı’nın formasının üzerine giydiği süveteriyle objektiflere yansıttığı o otoriter poz. Hepsi şimdilerin ışıltılı ve TV kameralı dünyasının sahte gerçekliğinin karşısında tarihe düşülmüş vecizeler sanki.